"Kılıçdarolu, Zonguldak Mitinginde Madencilere Teşekkür Etti"

Buraya geldiÄŸimde, Zonguldak'a geldiÄŸimde içimde hep bir burukluk hissederim. Alın teri dökenlerin kenti diye, karaelmasın kenti diye hep düşünürüm. Madenciler için dünya kadar ÅŸiirler yazıldı, öyküler yazıldı, romanlar yazıldı. Hayatını kaybedenlerin arkasından hep beraber gözyaşı döktük. Ama emeÄŸin dediÄŸimiz, emekçilerin dediÄŸimiz bir kentin yürüyüşünü de asla unutmadım, Ankara'ya yürüyüşünü de asla unutmadım. 

Ama bugün Zonguldak bir emekliler kentine dönüştü. Emeklilerin yoÄŸun olduÄŸu bir kente dönüştü. Madeni nereden alıyorlar? Ta Güney Amerika'dan getiriyorlar kömürü, Güney Afrika'dan getiriyorlar kömürü. Dışarıdan getiriyorlar kömürü, dünyanın parasını ödüyorlar, 50 milyon, 60 milyon dolar paralar ödüyorlar. 

Allah aşkına şu dağların altında karaelmas var ve çalışmak isteyen binlerce kişi var. Söz verdim daha önce geldiğimde, aynı sözü Allah nasip eder Cumhurbaşkanı olduğumda sizlerin oyuyla onu da yerine getireceğim. Aşamalı olarak 5 bin işçi alacağım, 5 bin. Yıllardır söz verdiler yapmadılar. 5 bin işçi sözü verdim. Geldiler dediler ki, 2 bin kişiyi alacağız. 2 bin kişiyi alacağız diyenin üstünü kömürün karasıyla çizeceksiniz, 5 bin işçi alacağım diyenin yanına da bir kömür koyacaksınız. Yanına koyacaksınız, emeğin hakkı olarak koyacaksınız. Hiç endişe etmeyin, sizin hakkınızı hukukunuzu her ortam savunacağım ve gereğini yapacağım, hiç endişe etmeyin siz.

Emekliye yeteri kadar para vermiyorlar. Zaten işçi de doÄŸru dürüst kalmadı. Batan kim, Esnaf. Esnaf da terk etti Zonguldak'ı, ne yapsın; çalışan yok, üreten yok, alın teri döken yok, kazanan yok, gidip alışveriÅŸ yapacak kiÅŸi de olmuyor. Esnaf kardeÅŸim de unutmasın, 5 bin işçi çalıştığında en çok esnaf da kazanmış olacak. Ve sözüm var, 6 liderin sözü var, esnaf sahipsiz, esnafı sahipsiz bırakmayacağız, onların bakanlığını da kuracağız, Esnaf Bakanlığımız da olacak. Herkesin kazandığı güzel bir Türkiye'yi inÅŸa etmek için yola çıktık. 

Kadınların derdini de gayet iyi biliyorum. Onların sorunlarını da gayet iyi biliyorum. Kırsalda yaÅŸayan kadının sorununu da biliyorum. Karadenizli kadının, yürekli kadının nasıl çalıştığını, ürettiÄŸini, nasıl kazanmak istediÄŸini onu da çok iyi biliyorum. Türkiye'nin bir deÄŸiÅŸime ihtiyacı var. Türkiye'nin huzura ihtiyacı var. Türkiye'nin ayrışmaya, kavgaya deÄŸil beraber olmaya, birlikte olmaya, birlikte çalışmaya ihtiyacı var. Her evde, her mutfakta berekete ihtiyacı var. Birlikte yaÅŸamaya ihtiyacımız var. Evet bu zor günler geçecek, evet güzel günler mutlaka gelecek. Hiç endiÅŸe etmeyin, bunu da saÄŸlayacağız. 

Bir ÅŸey daha. Köyler boÅŸaldı, köylerde kimse kalmıyor, kalmak da istemiyor. Söz verdim, gittiÄŸim her yerde söylüyorum, hiç endiÅŸe etmeyin, bütün köy okullarını yeniden açacağız ve 100 bin öğretmenin atamasını yapacağız. Ä°nsanlar evlatlarını okutmak için ÅŸehirlere geliyorlar. Köyde öğretmen olsun, ne olacak. Köyün imamı var eyvallah, köyün öğretmeni olacak eyvallah, köyde ziraat mühendisi olsun, ziraat teknisyeni olsun eyvallah, veteriner hekim olsun eyvallah. Niye olmuyor bunlar. Neden olmuyor. Gencecik, üniversiteyi bitirmiÅŸ iÅŸsiz. Bunlara iÅŸ verin kardeÅŸim, köye gitsinler, köyde çalışsınlar, köyde üretsinler, köylüye yardım etsinler. Çiftçi kazansın. Herkes kazanacak burada. Bu iÅŸin zarar edeni yok zaten. Eti dışarıdan getir, canlı hayvanı dışarıdan getir, buÄŸdayı dışarıdan getir, arpayı dışarıdan getir, yulafı dışarıdan getir. Ne oldu ya, biz dışarıya mı çalışacağız. Milyar dolarları dışarıya öde olmaz, bu düzeni tersyüz edeceÄŸiz. 

Ne ezen ne ezilen, insansa hakça bir düzen. Rahmetli Ecevit, buranın da milletvekiliydi. O diyordu Ne ezen ne ezilen, insanca hakça bir düzen diyordu. Ä°nsanca, hakça bir düzeni getireceÄŸiz, hiç kimsenin endiÅŸesi olmasın. 

Emeklilerden söz ettim. Eskiden burası çalışanların, üretenlerin baÅŸkentiydi, karaelmasın baÅŸkentiydi. Åžimdi emeklilerin baÅŸkenti olma yolunda hızla ilerliyor. Bu tabloyu inÅŸallah deÄŸiÅŸtireceÄŸiz. Emekli de geçinemiyor. Ta 2015 yılından bu yana hep ısrar ettim, Emekliye Ramazan ve Kurban Bayramında birer maaÅŸ ikramiye verin, asgari ücret kadar olsun. En azından torunu gelirken, çocukları gelirken ceplerine 5 – 10 lira harçlık koyar bu insan ve sokaÄŸa çıkar, kahveye gider, kahvede arkadaÅŸlarına bir çay ısmarlar diye. Önce parayı nereden bulacaksın dediler, bir sürü laf ettiler. Arkasından 1000'er lira verdiler. Sonra ısrar ettim, seçim geliyor ya biraz daha artırdılar bu rakamı. Sözüm söz, asgari ücret kadar Ramazan ve Kurban Bayramında emeklilere birer ikramiye vereceÄŸiz, sözüm söz. Kurban Bayramında bankaya gidecek emekli kardeÅŸim, bankadaki hesabına bakacak emekli kardeÅŸim. 15 bin liralık ikramiyesini görecek. Görecek, görecek, görecek. Kimin sözü Bay Kemal'in sözü, Bay Kemal'in. Bay Kemal sözünden dönmez. 

Parayı nereden bulacaksın diyorlar. DeÄŸerli kardeÅŸlerim, devasa bir bütçemiz var. Bütçede paranın nereye harcanması gerektiÄŸine siyasi iktidar karar verir. Siyasi iktidar derse ki, emekliye az verin bütçeden, para az ayrılır. BeÅŸli çetelere çok verin, oraya daha fazla para gider. Åžuraya uyuÅŸturucu baronlarıyla ilgili bir ÅŸeyler yapın… Herkese para var, emekliye gelince nereden bulacaksın 27,5 yılımı devlete harcadım. Bütçe nasıl yapılır gayet iyi bilirim. Devletin ne olduÄŸunu da gayet iyi bilirim. Paranın nerelere harcanması gerektiÄŸini de gayet iyi bilirim. Savurganlığı önlemenin nasıl olması gerektiÄŸini de gayet iyi bilirim. Emekliye para verilecek derseniz, bütçeye ödeneÄŸi koyarsınız, emekliye Ramazan Bayramında, Kurban Bayramında zaten yılda 2 sefer birer ikramiye vermenin hiçbir sakıncası yok, ödeneÄŸini koyarsınız para da ona göre harcanır. 

Sözüm söz, 418 milyar doları dışarıya götürenler size de sözüm söz, götürdüğünüz paranın tamamını getireceÄŸim ve bu millete vereceÄŸim. Hiç endiÅŸe etmeyin. Onlar sanıyorlar ki Bay Kemal devleti bilmez, devleti tanımaz. Devlet bakidir. Devlet adalet üzerine inÅŸa edilir. Devlet parti deÄŸildir. Parti devletine dönüştürdüler Türkiye Cumhuriyeti Devletini. Devlet yine liyakatli insanların yöneteceÄŸi devlet olacak, bundan hiç kimsenin endiÅŸesi olmasın. Bunu da saÄŸlayacağız. 

Fizik tedavi kuyruÄŸu son bulacak diyor. Sana söz 10 bin fizyoterapist atanacak diye. Meraklanmayın. Öğretmen kardeÅŸlerim var bakın. Ãœcretli öğretmen var, sözleÅŸmeli öğretmen var, kadrolu öğretmen var. Aynı iÅŸi yapıyorlar biri 100 lira alıyor, biri 300 lira alıyor, biri 5 bin lira alıyor. Olmaz. Öğretmen öğretmendir ve öğretmenlerin hepsinin kadrolu öğretmen olması ve kendi kıdemlerine göre de aylık almaları gerekir. 

Bakın, her ÅŸeyin adaletini düşünüyorum. Her ÅŸeyi adalet üzerine inÅŸa etmeye çalışıyorum. Bundan emin olmanızı isterim. 

Bir ÅŸey daha. Bizim pırıl pırıl evlatlarımız iÅŸsiz. Pırıl pırıl gencecik çocuklar iÅŸsiz. Ama 3 milyon 600 bin Suriyelimiz var. Sizlerin oylarıyla Allah nasip ederse, en geç 2 yıl içinde bütün Suriyeli kardeÅŸlerimizi kendi ülkelerine uÄŸrayacağız. En geç 2 yıl içinde. Bize diyorlar ya Bay Kemal milliyetçi deÄŸil… Vatanını seven kim Bay Kemal. Yabancıları göndermek isteyen kim Bay Kemal. Yabancılardan medet uman kim Onlar. Her türlü kötülüğü yapanlar onlar ama suçlu Bay Kemal oluyor. Ben bu milletin vicdanına güveniyorum. Bu milletin ahlakına, bu milletin erdemine güveniyorum. Beraber bu ülkeyi deÄŸiÅŸtireceÄŸiz. Artık bir deÄŸiÅŸime ihtiyacımız var. Bir deÄŸiÅŸim olsun artık. Yeter artık, 22 yıldır yeter Memleketi ne hale getirdiler Bu memleket, Allah aÅŸkına ya bir kuru soÄŸana muhtaç hale gelir miydi, bir kuru soÄŸana! SoÄŸan alamaz hale geldik. Yazıktır, günahtır. Mutfaklarda yangın var arkadaÅŸlar. 

Ben ÅŸunu çok iyi biliyorum. Evladına, beslenme çantasına, ekmeÄŸin arasına salça sürüp çocuÄŸuna verip okula gönderen anneler biliyorum. Yazıktır, günahtır. Bu evlatlar bizim evlatlarımız. Bu evlatların karnı doysun istiyorum. Hiç endiÅŸe etmeyin; çocuk beslenme çantası olmadan okuluna gidecek, suyunu içecek, sütünü içecek, arkadaÅŸlarıyla beraber yemeÄŸini yiyecek ve tok karınla evine dönecek. Hiç kimse endiÅŸe etmesin. O paraları niye getireceÄŸim Bunlar için getireceÄŸim. Hiç endiÅŸe etmeyin. 

Ayrıca yatırım yapacağız. Efendim Filyos Limanını CHP gelirse, KılıçdaroÄŸlu gelirse yapmayacakmış… Niye yapmayalım Hayır niye yapmayalım Sizin babanızın malı mı  Orası, Türkiye Cumhuriyeti Devletine ait. Ve yapacağız, daha güzelini yapacağız, daha iyisini yapacağız.

Karadeniz'de tersaneler var. Efendim tersanelerin büyümesi lazım. Evet büyümesi lazım, istihdam yaratması lazım. Yapmıyorlar. Para nereye gidiyor BeÅŸli çetelere gidiyor. BeÅŸli çeteler ne yapıyor Åžu Kemal KılıçdaroÄŸlu'nun ayağını nasıl kaydırabiliriz, nasıl bunu CumhurbaÅŸkanı yapmaktan vazgeçirebiliriz... Sen saraylara güvenirsin, ben halka güvenirim. Sen beÅŸli çeteler için çalışırsın, ben halk için çalışırım, sizin için çalışırım. 

Bize milliyetçilik dersi veriyorlar. Bize milliyetçilik dersi verenlerin, gerçek anlamda milliyetçi olması lazım. Kuzey Irak'ta askerin kafasına çuval geçirilirken bunlar ne yaptılar Allah aşkına Ne yaptılar bunlar Seslerini bile çıkaramadılar

Sinan Ateş… Sinan AteÅŸ cinayetini gayet iyi takip ediyor bu kardeÅŸiniz, hiç endiÅŸe etmeyin. Dosyayı kapatmaya çalışıyorlar. Kapattırmayacağım o dosyayı, katilleri yakalayacağım ve adalete teslim edeceÄŸim Aynı ÅŸekilde Gaffar Okkan için de aynı düşüncem var. Hiç endiÅŸe etmeyin deÄŸerli arkadaÅŸlarım. 

Bir Suriye tezkeresi var. Diyorlar ki, KılıçdaroÄŸlu Suriye tezkeresine niye hayır dedi. Suriye tezkeresinde ne vardı Terör örgütleriyle mücadele için yabancı askerleri Türkiye'ye davet etme hakkı vardı. Ben Milli KurtuluÅŸ Savaşını veren ve o gelenekten gelen bir anlayışın siyasetçisi olarak kendi ülkemde hiçbir zaman bir yabancı asker postalı istemiyorum. Bahçeli'ye sordum bu yabancı askerleri, Kimi davet edeceksiniz, Amerikalıları mı, Rusları mı, Yunanlıları mı, Almanları mı kimleri davet edeceksiniz ErdoÄŸan'a sordum, Hangi yabancı askerleri davet edeceksiniz, Terörle mücadelede bizim güvenlik güçlerimiz tarih yazmışlardır ve terörle mücadelede büyük baÅŸarılar elde etmiÅŸlerdir. Onların hepsinin eli öpülür. Sen kalkıyorsun terörle mücadelede yabancı askerleri davet edeceÄŸim diyorsun. Bay Kemal buna evet desin. Bay Kemal evet der mi Bay Kemal, Milli KurtuluÅŸ Savaşının ne olduÄŸunu bilir. Her ÅŸeyi bilirim. 

Son söz. Ekrem BaÅŸkanın güzel bir ÅŸeyi vardı, ne diyordu Her ÅŸey çok güzel olacak. 

Köprünün üzerinde de vatandaÅŸlarım var, onlara da seslenmek isterim. Her ÅŸey çok güzel olacak. Vallahi de billahi de her ÅŸey çok güzel olacak. 

Bu ülkeye baharları getireceÄŸim, bu ülkeye. 85 milyonun CumhurbaÅŸkanı olacağım. Hiçbir ayrımcılık yapmayacağım. Hangi partiden olursa olsun, hangi kimlikten, hangi inançtan olursa olsun 85 milyonu barıştıracağım. Kavgadan bıktık, ayrışmadan bıktık. Yetmez mi artık, niye kavga ediyoruz, Ä°ÅŸimiz olsun, gücümüz olsun, güzellikler olsun. Dünyanın en güzel ülkesinde huzur içinde yaÅŸayacağız ve barış içinde yaÅŸayacağız. Gönlüm, yüreÄŸim sizlerle beraberdir unutmayın. 

Sizi saygıyla selamlıyorum. Hepinizi Allah'a emanet ediyorum.

Giriş: 01 Mayıs 2023 | Güncelleme: 01 Mayıs 2023 | Okunma: 253

Kaynak: Kemal Kılıçdaroğlu - İletişim Ofisi