"Gırtlak kanserinin en sık görülen belirtileri"

Gırtlak kanseri kadınlarda ve gençlerde yaygınlaşıyor, Bu kanserde temel etken, sigara ve alkol,

171

Halk arasında gırtlak kanseri olarak bilinen larenks kanseri, ülkemizde özellikle 50-69 yaÅŸ arası erkeklerde en sık görülen kanserler arasında 6. sırada yer alıyor. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak, Burun ve BoÄŸaz Hastalıkları (KBB) Uzmanı Doç. Dr. Yetkin Zeki Yılmaz, özellikle sigara ve alkol kullanımı ile çok yakın iliÅŸki gösteren gırtlak kanserinin, son yıllarda kadınlarda ve gençlerde de artış gösterdiÄŸini belirterek Özellikle genç bireylerde yaygınlaÅŸan sigara kullanımının artması, gırtlak kanseri görülme yaşını maalesef erkene çekmiÅŸtir diyor. 

Gırtlak kanserinin (larenks kanseri) belirtilerinin çoÄŸunlukla üst solunum yolu enfeksiyonu ile karışabildiÄŸi, bu nedenle tanıda geç kalınabildiÄŸi uyarısında bulunan Doç. Dr. Yılmaz, özellikle 3 haftadan uzun süren ses kısıklığı ve boÄŸazda takılma hissinin mutlaka araÅŸtırılması gerektiÄŸini vurguluyor. KBB Uzmanı Doç. Dr. Yetkin Zeki Yılmaz, gırtlak kanserinde en sık görülen ve ihmale gelmez belirtileri sıraladı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

Sigara ve alkol kullanımı, yapılan tüm bilimsel çalışmalarda gırtlak kanserinin önde gelen nedenleri arasında yer alıyor. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Kulak, Burun ve BoÄŸaz Hastalıkları (KBB) Uzmanı Doç. Dr. Yetkin Zeki Yılmaz, Gırtlak kanserinde en önemli risk faktörleri sigara ve alkol kullanımıdır. Bu ikisinin birlikte kullanılması ise riskin katlanarak artmasına neden olmaktadır. Sigara ve alkolün bırakılması larenks kanser riskini azaltsa da, genç popülasyonda ve kadınlarda sigara kullanım sıklığının artmış olması bu gruplarda görülen larenks kanserlerini arttırmaktadır. Özellikle genç bireylerde yaygınlaÅŸan  sigara kullanımının artması, gırtlak kanseri görülme yaşını maalesef erkene çekmiÅŸtir diyor. Doç. Dr. Yılmaz, diÄŸer önemli risk faktörlerine yönelik şöyle konuÅŸuyor: Güncel veriler, kötü beslenme alışkanlıkları, obezite, kontrolsüz diyabet gibi metabolik bozuklukların da larenks kanserine baÄŸlı ölüm oranlarını arttırdığını göstermektedir. Özellikle 65 yaÅŸ üzeri olanlar, ailede gırtlak kanseri öyküsü bulunanlar, mesleki olarak asbest, boya, ahÅŸap tozu ve metal dumanları gibi zehirli maddelere maruz kalanlar, gastro-özefageal reflü hastaları ve Human Papilloma Virüs (özellikle tip 16) bulunanlarda risk çok daha fazladır.

Gırtlak kanserinde bu belirtileri önemseyin

Gırtlak kanserinin en sık ses tellerinden kaynaklandığını, bu nedenle ses kısıklığının ilk ve en erken belirti olduÄŸunu vurgulayan Doç. Dr. Yılmaz Fakat gırtlağın üst kesiminden kaynaklanan tümörlerin belirtileri daha sinsi olup yutma güçlüğü, boÄŸazda takılma hissi vb  müphem semptomlar ile kendini gösterebilir. Bu nedenle tanı alması gecikebilir. Kanlı balgam, nefes darlığı, boyunda ÅŸiÅŸlik gibi ÅŸikayetler sıklıkla ileri evreye iÅŸaret eder diyor. 

Ses kısıklığı, yutma güçlüğü ve boğazda takılma hissi gibi belirtilerin larenks kanserine özel olmayıp, basit bir üst solunum yolu enfeksiyonunda bile görülebildiğini belirten Doç. Dr. Yılmaz sözlerine şöyle devam ediyor: Önemli olan bu belirtilerin ne kadar süre olduğudur. Örneğin, 1 aydır geçmeyen boğazda takılma hissi veya 3 haftadan uzun süren ses kısıklığı gibi şikayetler mevcutsa ve özellikle kişinin sigara ya da alkol kullanımı, kötü beslenme alışkanlıkları vb risk faktörleri de varsa en kısa sürede bir KBB hekimine başvurmalıdır.

Erken tanı, tedavinin yöntemini belirliyor

Hastaların baÅŸlangıçta basit ses kısıklığı gibi olan bulgularının gecikildiÄŸinde, nefes darlığı, kanlı balgam, ciddi beslenme problemleri, yutamama gibi sorunlara ilerleyeceÄŸini belirten Doç. Dr. Yılmaz, Bu durumda tedavi daha zorlu olacaktır. Kitlenin giderek büyümesi, gırtlakta tıkanmaya ve acil olarak nefes borusuna delik açılmasına (trakeotomi) neden olabilir diyor. Erken tanının hayat kurtardığını vurgulayan Doç. Dr. Yılmaz, tanının muayenehane koÅŸullarında aÄŸrısız ve endoskopik olarak yapılabildiÄŸini belirterek KiÅŸi ne kadar erken tanı alırsa tedavi seçenekleri de daha az giriÅŸimsel olacaktır. Her kanserde olduÄŸu gibi larenks kanserinde de erken tanı, hem fonksiyonları korunmuÅŸ bir tedavi seçeneÄŸi sunar hem de hayat kurtarır diye konuÅŸuyor. 

Tedavide en güncel yöntemler

KBB Uzmanı Doç. Dr. Yetkin Zeki Yılmaz, en güncel tedavi yöntemlerini şöyle anlatıyor: Konuşma, yutma ve nefes alma larenksin temel görevidir. Erken evre tedavi yöntemlerinde bu fonksiyonların çok büyük kısmı korunabilmektedir. Erken evre tümörlerde tedavi yöntemleri; Trans-oral LAZER Cerrahisi (boğaza delik açılmadan ağız içerisinden, gırtlaktaki tümörün LASER ile çıkarılması), Trans-oral Robotik Cerrahi (boğaza delik açılmadan ağız içerisinden, gırtlaktaki tümörün robotik cerrahi ile çıkarılması), Açık Parsiyel Larenjektomiler (gırtlağın bir kısmı korunarak tümörlü bölgenin çıkarılması) veya Radyoterapidir. İleri evre tümörlerde ise birkaç tedavi yöntemi bir arada uygulanmaktadır. Gırtlağın tamamının alınması konuşma fonksiyonunun bir daha olamayacağı korkusuyla hastalarımız tarafından çekinilen bir cerrahi gibi gözükse de birçok hastamız bu cerrahi sonrası konuşma protezi aparatları ve özefageal konuşma (yemek borusundan konuşma) ile anlaşılabilir bir konuşmaya sahip olabilmektedirler.



Giriş: 27 Eylül 2025 | Güncelleme: 27 Eylül 2025 | Okunma: 171


Kaynak: Acıbadem Basın Bülteni




Bu karekodu kullanarak haberi telefonunuzda görebilir ve paylaşabilirsiniz.