"Doğal süt ve yoğurt nasıl anlaşılır"

Piyasa raflarında yer alan süt ve yoğurtların gerçekten doğal olup olmadığı ve en büyük endişelerinden biri.

174

Süte yapılan hilelerin laboratuvar testleriyle tespit edildiÄŸini ifade eden uzmanlar, fakat süt ve süt ürünlerinde yapılan taklit ya da taÄŸÅŸiÅŸin tat, yoÄŸunluk, renk gibi basit fiziksel testler yapılarak anlaşılabildiÄŸini söylüyor.  

Süt ve yoğurt tüketirken dikkat etmesi gereken noktalara işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Öznur Eyilcim, Mutlaka güvenilen markaların tercih edilmesi gerekmektedir. Alınan sütün markası, etiket bilgileri ve sertifikası çok önemlidir. Süt ve yoğurtların pastörize olup olmadığı da önemlidir. Pastörize edilmemiş sütler sağlık riski oluşturabilmektedir. dedi.

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Gıda Teknolojisinden Dr. Öğr. Üyesi Öznur Eyilcim, süt ve süt ürünlerinde yapılan hileleri ve bunları anlamanın pratik yollarını anlattı.

Süte su katılıyor mu nasıl anlaşılır

Süte su katılması ile süt miktarının arttırılması ve maliyet düşürülmeye çalışılmasının hem sütün besin kalitesini düşürdüğünü hem de sağlık açısından büyük sorun teşkil edebildiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Öznur Eyilcim, Süte yapılan hileler laboratuvar testleriyle tespit edilmektedir. Fakat süt ve süt ürünlerinde yapılan taklit ya da tağşiş tat, yoğunluk, renk gibi basit fiziksel testler yapılarak da anlaşılabilir. Doğal süt porselen bir beyazlıkta, mat ve temiz olmalıdır. Hile amacıyla su katılmış sütlerin rengi hafif mavimsidir. Yoğunluk testi yapılarak sütün saf olup olmadığı anlaşılabilir. Saf sütün yoğunluğu suyun yoğunluğundan fazladır. Bu nedenle yoğun bir kıvama sahiptir. Bir yüzey üzerinde döküldüğünde yayılma ve iz bırakmasına bakılarak süte su katılıp katılmadığı anlaşılabilir. Su katılmış sütler daha hızlı akarken, saf sütler yavaş ve iz bırakarak akmaktadır. Ayrıca saf sütün yoğunluğunun fazla olmasından kaynaklı suyun içine saf süt damlattığınızda dibe çökerken, su katılmış süt damlatılması durumunda bardaktaki su ile hemen karışır ve bulanık bir renk almasını sağlar. dedi.

Kaymak oluşmuyorsa su katılmış olabilir

Süte su katılıp katılmadığını anlamanın en etkili yollarından birinin de kaynatarak test etmek olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Öznur Eyilcim, Saf süt kaynatıldığında yüzeyde yoğun bir kaymak tabakası meydana getirir. Fakat su katılmış sütlerde bu durum ya az kaymak oluşmasıyla ya da kaymak oluşmamasıyla sonuçlanır. Saf sütün kendine has bir tadı mevcuttur. Süt içildiğinde sahip olduğu yoğun bir tattan ziyade daha sulu bir tat hissediliyorsa süte su katılmış demektir. Sütün karakteristik tadından yola çıkarak da su katılıp katılmadığı anlaşılabilmektedir. diye konuştu.

 Sütlerdeki asidik reaksiyon da su var mı yok mu belli ediyor

Sütlerde asit tayininin de en önemli analizlerden biri olduÄŸunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Öznur Eyilcim, şöyle devam etti: Yeni sağılmış taze süt, ilk baÅŸta normal saÄŸlıklı bir asidik reaksiyon gösterir, bu durum ilk asitlik veya doÄŸal asitlik olarak adlandırılır. Ancak süt, bu asidik özelliÄŸi uzun süre koruyamaz. Sağım ve bekletme koÅŸulları nedeniyle farklı mikroorganizmalar süte bulaşır. Bu mikroorganizmaların etkisiyle süt asidik seviyesinin yükselmesine neden olur. Asitlik testi laboratuvar koÅŸullarında yapılabilmekle birlikte evde basit bir test ile de süt asitliÄŸi fiziksel olarak anlaşılabilir.  Süte karbonat eklenmesi durumunda sütte köpürme olması içindeki doÄŸal asit dengesinden kaynaklıdır. Fakat su katılması durumunda seyrelmeden ve asitlik dengesinin bozulmasından kaynaklı köpürme oluÅŸmayabilmektedir. Bu durumda süte su veya nötralize edecek baÅŸka maddelerin katılmış olma ihtimali vardır.

Piyasada satılan süt ve yoğurtları alırken nelere dikkat etmeli

Süt ve yoÄŸurt tüketirken dikkat etmesi gereken noktalara iÅŸaret eden Dr. Öğr. Üyesi Öznur Eyilcim, ÅŸunları kaydetti: 

1-Öncelikle güvenirlilik çok önemlidir. Mutlaka güvenilen markaların tercih edilmesi gerekmektedir. Alınan sütün markası, etiket bilgileri ve sertifikası çok önemlidir. 

2-Ürünün taze olup olmadığını kontrol etmek için son kullanma tarihine bakılmalıdır.

3-Sütün veya yoÄŸurdun içeriÄŸinde katkı maddesi, koruyucu veya yapay tatlandırıcı gibi istenmeyen maddelerin bulunmaması önemlidir. EÄŸer organik ürün aranıyorsa, sertifikalı organik ürünleri tercih edilebilir. Bu, ürünün belirli standartlara uygun olarak üretildiÄŸini göstermektedir. 

4-Süt ve yoÄŸurtların pastörize olup olmadığı da önemlidir. Pastörize edilmemiÅŸ sütler saÄŸlık riski oluÅŸturabilmektedir. 

Ambalajın sağlamlığına dikkat edin!

5-Ayrıca ürünün ambalajının zarar görmemiÅŸ ve sızdırmaz olması, taze olduÄŸunu ve hijyenik ÅŸartlarda saklandığının da bir göstergesidir. 

6-Tanınmış ve güvenilir markalar genellikle kaliteyi gösterebilmektedir. Tanımadığınız markalar hakkında araÅŸtırma yaparak daha güvenli bir tercih yapılabilir. 

7-Sütün ve yoÄŸurdun yaÄŸ oranı, protein içeriÄŸi ve diÄŸer besin deÄŸerleri mutlaka kontrol edilmelidir.  

8-Süt ve yoÄŸurt gibi süt ürünlerinin soÄŸuk zincirde taşınması ve saklanması çok önemlidir. Satın alırken, ürünün soÄŸuk tutulduÄŸundan emin olması gerekmektedir. 

9-Fiyat kalite için bir kriter olmasa da çok düşük fiyatlar da ürüne hile katıldığının ve uygun olmayan koşullarda işlenmiş olabileceğini gösterebilir.

Organik ve yerel ürünler daha güvenli mi

Organik veya yerel işletmelerden alışveriş yapmanın, genellikle taklit veya tağşiş risklerini azaltabildiğini, ancak tamamen güvenli olduğu anlamına da gelmediğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Öznur Eyilcim, Ne kadar sık denetimden geçerse geçsin, ürünlerin kaynağını, üreticisini ve işleme yöntemlerini dikkatle incelemek taklit ve tağşişin önüne geçebilmek için çok önemlidir. Bunun yanı sıra, yerel üreticiler bazen daha küçük ölçeklerde çalıştıkları için denetim süreçleri ve düzenlemeler büyük ölçekli üreticilere göre farklı olabilmektedir. Güvenilirlik, ürünün kaynağının, sertifikalarının ve üretim süreçlerinin yanında, tedarik edilen yerin izlediği kalite standartlarına, üretim koşullarına ve şeffaflığa da bağlıdır. Bu nedenle, organik veya yerel ürünlerden alışveriş yaparken, güvenilir sertifikaların ve etiketlerin bulunması, üreticilerin itibarı ve satış yerlerinin güvenilirliği gibi faktörlere de mutlaka dikkat edilmelidir. şeklinde sözlerini tamamladı.



Giriş: 08 Şubat 2025 | Güncelleme: 08 Şubat 2025 | Okunma: 174


Kaynak: Meryem Agan




Bu karekodu kullanarak haberi telefonunuzda görebilir ve paylaşabilirsiniz.